Kültür ve Turizm Bakanı’nın önüne konulan bir bilgi notu, Antalya’da yürütülen arkeolojik kazılarla ilgili oldukça ayrıntılı veri içeriyor. Günlerce konuşulacak veriler, bilgiler, ayrıntılar bunlar. Konuya bugün bir giriş yapıp, daha sonra ayrıntılarına dalalım. Bu bilgi notunu nasıl anlamamız gerektiğine ilişkin bir giriş olacak bu. Antalya’da yürümekte olan 17 kazı var. Bunlardan Karain kazısı hariç, hepsi 12 aylık kazı statüsünde. Yani bu arkeolojik alanlar yıl boyu kazılıyor, bilimsel çalışmalar sürüyor, sahada ya da kazı evinde, laboratuvarda, akademide mesai harcanıyor. Bu önemli bir konu… Fakat en önemli konu, bu kazılara ne kadar bütçe verildiği… Bilgi notundaki rakamlara tek tek bakalım… Bazı kazıların bütçesi kuş kadar… Hani silkinsek, aramızda kasket dolaştırsak, kendimiz toplarız. Örneğin Aspendos kazısına 2022 yılında 81 bin, bu yıl ise 310 bin lira ödenek aktarılmış. 2021 yılında başlayan Kızılin kazısına bugüne kadar, 250 bin, yine aynı yıl başlayan Sillyon kazısına da 315 bin lira harcanmış. 2011 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla Vahit Macit Tekinalp’e verilen Arykanda kazısına ise, başlangıcından bugüne kadar kullandırılan bütçe 1 milyon 153 bin lira. Likya’nın en önemli kentlerinden, hatta başkenti Ksanthos’un kazısına bugüne kadar 1 milyon 254 bin 15 lira ödenek verilmiş. Bu yıl başlayan Kumluca Tunç Batığı kazısına da 200 bin lira tahsis edilmiş.

Orta ölçekli kazı bütçeleri

Bilgi notuna orta halli bütçelerle devam edelim. Sonra büyük bütçelilere geçeceğiz. 2015’ten beri süren Alanya Kalesi kazısına bugüne kadar 1.5 milyon ödenek ayrılmış. 2022’den beri Demre Müze Müdürlüğü sorumluluğunda yürütülen Aziz Nikolaos Kilisesi kazısına 1 milyon 314 bin 309 lira ödenek kullandırılmış. 2021 yılında Bülent Arıkan’ın kazı başkanlığına getirildiği Elmalı’daki Hacımusalar Höyük’e bugüne kadar 858 bin lira verilmiş. 2009’dan beri Nevzat Çevik başkanlığında yürüyen Myra-Andriake kazılarına bugüne kadar ayrılan bütçe 3 milyon 200 bin lira… 2009’dan beri Hava Işık İşkan başkanlığındaki bir ekip tarafından sürdürülen Patara kazılarına da bugüne kadar 4 milyon 276 bin lira ödenek kullandırılmış. 2016 yılında Sedef Çokay Kepçe’nin kazı başkanı olduğu Perge’ye bu güne kadar ayrılan ödenek 8 milyon lira.  

Aslan payını alan antik kentler

Sırada büyük bütçeli kazılar var. Bugüne kadar 38 milyon lira ödenek tahsis edilen Olympos kazısında, şu ana kadar 17 milyon ödenek harcanmış. Ayrıca 7 milyon liralık ek ödenek aktarılması söz konusu. “Çalışmalar hızla devam etmektedir” notu düşülmüş bilgi kağıdına.

2022 yılına kadar 3 milyon 38 bin 118 TL ödenek kullandırılan Side kazılarına, bu yıl Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un onayıyla 81 milyon lira verildi. Antalya’nın en önemli kültür ve turizm destinasyonu Side’de, koruma amaçlı imar planı çerçevesinde yürütülen çalışmalar kentin çehresini değiştirdiği gerekçesiyle aktarılan bu kaynak kentin siluetini çok büyük ölçüde değiştirdi. Side’ye 9 milyon lira ek çalışmaları da yürüyor. Alanya’daki Syedra antik kentine bu yıl 18 milyon lira ödenek tahsis edildi. Bu ödeneğin 10 milyon lirası kullanıldı. Ayrıca 11 milyon liralık ek ödenek çalışmaları da sürüyor.  Bakanlık tarafından günübirlik tesis ve plaj inşaatı başlatılan, çevrecilerin ve bilim dünyasına tepkilerine yol açan Phaselis’e de bu yıl içerisinde ilk etapta 21 milyon 750 bin lira ödenek tahsis edildi. 30 milyon liralık ilave ödenek talep edildiği ve bunun aktarılması için çalışma yapıldığı detayı da yer alıyor bilgi notunda.

Zengin turist için ‘kazı turizmi’

Bilgi notundaki son paragraf ise şöyle: “2023 yılında başta Side, Syedra, Phaselis ve Olympos antik kentleri olmak üzere toplamda 16 kazıya sadece arazi çalışmaları için 145 milyon liranın üzerinde bir ödenek aktarılmıştır. Bunların yanı sıra bu kentlerde gerçekleştirilen çevre düzenlemesi ve restorasyon çalışmaları ile Antalya’da bir kültürel miras rotası oluşturulması hedeflenmektedir”. Yani kazıların 12 aya çıkartılması ve özellikle bazı antik kentlere ciddi bütçe aktarılması belli bir hedef doğrultusunda gerçekleşiyor. ‘Kültür turisti’ diye nitelenen bir kesim var. Ekonomik durumu oldukça iyi olan bu turist profili, kum-deniz-güneş değil, tam aksine arkeolojik alanlar, tarih, kültür, mimari, müze, kent yaşamı peşinde. Bu turist profilinin özellikle arkeolojik kazıları, kazı yerlerini görmek istediğini söyleyen Bakanlık yetkilileri, antik kentlere ayrılan bütçelerin bu eksende şekillendiğini söylüyor.