19 Mayıs 1919’da Bandırma vapuru İstanbul’dan demir aldığında gemide silah ve cephane arayan emperyalist askerler gittikten sonra Mustafa Kemal Atatürk ‘Bunlar hürriyet uğruna ölmeye karar verenlerin kuvvetini anlayamazlar. Biz Anadolu’ya ne silah ne cephane götürüyoruz. Biz ideali ve imanı götürüyoruz’ demiştir.
İşte o nedenle;
19 Mayıs emperyalistlerin topraklarımızdan atılma kararının verildiği gündür.
19 Mayıs, 15 Mayıs’ta İzmir’de emperyalistlere ilk kurşunu sıkan Şehit gazeteci Hasan Tahsin’e bağımsızlık sözünün verildiği gündür.
19 Mayıs 1919, Türk milletinin kaderini değiştiren tarihi bir dönüm noktasıdır.
Bu adımla birlikte milletin direnişi örgütlenmiş ve bağımsızlığın fitili ateşlenmiştir.
106 yıl önce Samsun’da yakılan bu mücadele ateşi, Cumhuriyet’in de temeli olmuş, Atatürk’ün önderliğinde gelişen Millî Mücadele süreci, çağdaş, laik ve demokratik bir Türkiye’nin doğuşuna zemin hazırlamıştır.
Kazanılan bu zafer; halkın cesareti, kararlılığı ve birlikteliğinin de en büyük göstergesi olmuş, bu zafer, milletin azim ve iradesinin açık birer göstergesi olarak başka ulusların da tarihine silinmez bir şekilde yazılmıştır.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk de ‘Bütün ümidim gençliktedir’ diyerek, 19 Mayıs’ı gençlere armağan etmiş ve gençlere olan güçlü inancını ortaya koymuştur.
Benim gençlere olan inancım tamdır.
***
Dün 19 Mayıs’tı.
Millî Mücadelenin başlangıcının 106’ncı yıldönümü.
19 Mayıs’ın ne demek olduğunu anlayan, kutlayan ve kıymetini bilen her Türk vatandaşı sosyal medyada Ata’sını andı.
Yalnız bir mesaj vardı ki O anlaşılmamış.
Mustafa Kemal Atatürk’e ‘Gel’ diyor, ‘Ülkeyi kurtar!’
Atatürk’ün Türk milletine seslenişlerini okumuştur belki ama ne demek istediğini anlamamış.
Ya da işine gelmiyor, Atatürk gibi bir önder çıksın istiyor.
Ne demişti Atatürk;
‘Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır. Ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır’
(Payidar kalmak sonsuza kadar yaşamak demek!)
Yani diyor ki Atatürk; ‘Beni beklemeyin, benim naçiz vücudum toprak oldu.
Size eserler bıraktım, onları koruyun, kollayın, yaşatın.’
Birey olun, bir olun, birlik olun.
Dik durun.
