Burun, yalan ve umut arasında ilişki ile ilgilendim bu hafta. Sabahtan akşama kadar burun meselesi ile meşgul oldum. Burnumu ne kadar ihmal ettiğimi anladım. Halbuki burnum bana sayısız hizmetler veriyor. Sıcak ekmeğin de ayağın kokusunu da burnumla... Birinde delikleri umutla açılıyor, diğerinde büzüşüyor.

İyi koku alan bir burunla hayatın üstesinden daha kolay geliriz. Başarılı yaşlanmanın temeli burundur. Surattan o çıkıntıyı al, geriye ne kalır?Burun estetik bir organdır ve estetik cerrahi de burun ile başladı. İnanmayan araştırabilir.

İnsana burnunu meleklerin hediye ettiği söylenir. Anneannem derdi. Ben de onun yalancısıyım. Neden derdi, bilmiyorum ama o bir Selanik göçmeniydi ve ileri görüşlüydü. Ama sıkça burundan söz ederdi ve'her şeye burnunu sokma' diye ikaz ederdi özellikle beni. Burnumuzu her şeye sokmamayı büyüklerimizden öğrendik. Vardı bir bildikleri elbet. Belki burunlarını soktukları şeylerden hoşnut kalmadılar ya da kokular burunlardan!

Ölenin önce burnu düşermiş. Gayet normal, ihtiyaç kalmadı. Hayat bitince onun kokusuna da gerek yok. Burun hayattır ve hayat burundur. İster beğenin, isterseniz tersi. Bu tasvir bana aittir. İyi bir burun beyinle irtibat halindedir. Fakat uzun bir burun iyi koku aldığının kanıtı değildir.

Kendi burnumuzu silsek, dünya daha güzel olurdu. Bu tasvir de bana aittir. Dikkat ederseniz, görüşünüzü artık sormuyorum. Başkasının burnuyla ilgileneceğimize önce burnumuzun ötesini görmeye çalışmalıyız. Doğru anlarda doğru koku almak için iyi bir buruna gerek yok.

Girne'deyim. Arda adlı futbolcunun durumunu konuşuyor gençler burada. Arda'ya teşekkür etmek lazım. Burnumuzun farkına varmamızı sağladı. Yattık kalktık burunla ilgilendik sayesinde.Arda vurdu, Berkay'ın burnu haftaya damgasını vurdu. Kırdığı burnun sahibinindoktoru basınayaptığı açıklamada 15 yerden kırıldığını söyledi. Arda hastaneye gitti.Berkay'la 'helalleştik' dedi. Ama Berkay'ın avukatı dava açacaklarını söyledi.Bir gazeteci Arda'ya 'psikolojik tedavi' önerdi.

Arda'yı sevenler ve yerenler Berkay'ın burnu üzerinden ahkam kesti.Bir televizyon kanalında bir profesör 31 yaşındaki Arda'nın 'çocuk' olduğunu söyledi. Arda çocuksa ben de taze bir gencim. Profesör, Arda gibi 'yeteneklerin korumaya alınmasını' istedi. Futbolun yükü ağırmış, çocuklarbunu kaldıramıyormuş. Bunu duyunca burnumun direği sızladı. Fakir fukaranın burnu şıp diye geldi aklıma. Banane diyemedim. Fakirin burnu üzerine bir tek habere bile rastlamadığımı anladım. Acaba fakirin yükü Arda'nın yükünden daha mı hafif? Asıl koruma altına alınması gereken 'yetenek' Arda gibiler değildir. Asıl 'yetenek' bu utanç verici duruma gülmeyi başaranlardır.

Haftaya Berkay'ın burnundan hariç, başka bir burun da damga vurdu. Burun, yoksul adamın sondaj kulesidir. Bu tanım, şüpheniz olmasın ki, KBB literatürüne geçeceğinden ötürü bana ait olduğunu belirtmem gerekir. Ama burun ile kulak arasında gidip geliyoruz. Burnunu mu yoksa kulağını mı en çok sondajladığını söyleyemiyor insanlar. Kulakçılar ve buruncular ikiye bölündü. Kulakçılara göre burun, burunculara göre kulak değersiz.

Dünyanın en ünlü odunu ve burnu geliyor aklıma: Pinokyo.