Kriz Ankara'dan başladı, hoop Türkiye geneline yayıldı. Ve de Özel Halk Otobüsleri Birliği, 65 yaş üstü ve emeklilerin ücretsiz taşıma haklarını ellerinden aldı. Elinize sağlık ya! Konu malumunuz, 65 yaş üstü ücretsiz taşıma mevzu. Da, Tüm Özel Halk Otobüsleri Birliği'nin aldığı kararın saçmalığına bakar mısınız. 65 yaş üstü, her ayın ilk 4 günü halk otobüsüne ücretsiz binecek, geri kalan 26 gün ücret ödeyecek. Saçma sapan bir karar.
***
Düne kadar 65 yaş üzeri vatandaşlara toplu taşıma ücretsiz hizmet veriyordu. Her ne olduysa oldu al takke ver külah. Tüm Özel Halk Otobüsleri Birliği, 65 yaş üstü ulaşıma kısıtlama kararı getirerek açıklamada bulundu. Ve ülke genelinde her ayın 1'i ile 4'ü arasındaki günler dışında ücretsiz yolcu taşımayacağını duyurdu. Yani 65 yaş üzeri ve emekli, yasal hakkını sadece 4 gün kullanabilecek. İyi de neden 65 yaş üstü paralı oluyor ki?
***
Ücretsiz yolcu krizi, son dönemde tartışmaların odağı olurken 2014 yılından bu yana toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz olarak yararlanan 65 yaş üzeri ve emekliler ise ücretsiz seyahat hakkını geri istiyor. Kısıtlama kararı sonrası '65 yaş üstü ücretsiz ulaşım kalktı mı sorusu merak konusu oldu. Sahi, şimdi ücretsiz yolcu taşıma Türkiye geneline yayılınca ne olacak? Ne olacak 'mühür kimdeyse Süleyman o olacak’. Dahası duraklarda, halk otobüslerinde tartışmalar ‘in bin’ gürültüleri başlayacak.
***
Var ya, her şey harala gürele ve karma karışık. Bir yandan zapt-ı rap altına alınamayan enflasyon saltanatını ilan etmiş, sistemsel bir sorun haline gelmiş. Diğer taraftan emeklisi, memuru, çalışanı enflasyona karşı nasıl korunacağını bilemez duruma gelmiş ve ‘enflasyonda sahici düşüş ne zaman olur'u sorgular olmuş. Buyurun gelir dağılımındaki uçuruma bakar mısınız, birileri ekmeğini çaya batırarak yer olmuş, kimileri ise kahvesine altın tozu dökerek içer olmuş. Vay benim güzel ve yorgun ülkemin halleri!
***
Hani diyoruz enflasyonda gerileme olur da refah seviyesi artar mı veya artacak mı? Fiyat istikrarı sağlanır mı veya sağlanacak mı yoksa yoksulluk kader mi oldu? İçimiz hiç soğumuyor biline...