Yürümek… Bir insan ne kadar yürüyebilir? 10 kilometre, 100 kilometre, 1000 kilometre… Hedefi 60 bin kilometre olan var mı?

Neredeyse kendimizi bildik bileli yürüyoruz. Hareketli bir birey, günlük ortalama 10 bin adım atıyor. Bunun dışında yürüyerek gezmeyi seven, doğada olmayı seven insanlar; hiking, trekking gibi faaliyetlerle bu tutkularını tatmin ediyor. Genelde rota ve mesafeler belirlidir, plan yapar çıkar yürüyüp rotayı bitirip eve dönersin. 3 gün, 5 gün hadi diyelim 1 ay ama 60 bin kilometre gibi bir mesafeyi yürümeyi planlamak kulağa çılgınca geliyor. Bir yerden bir yere ulaşımı yürüyerek gerçekleştirmek, bırakın gerçekleştirmeyi bunu hayal etmek bile sıkıntılı bir durum. Asfaltta yürüme hissi tüylerimi diken diken ediyor.

İngiliz gezgin Karl Bushby’nin tam da hedefi; herhangi bir ulaşım aracı kullanmaksızın bu mesafeyi yürüyerek kat edip dünyayı dolaşmak. İnsanın bunu aklına getirmesi, bu tarz bir maceraya atılmak istemesi bile çok aykırı, kırık bir kafa değil mi?

1999 yılında 29 yaşında olan gezginimiz Güney Amerika’nın en güney noktasından, yani Punta Arenas’tan yola çıktı. Şili’ye bağlı bu bölge dünyanın dibi olarak biliniyor. Hedef buradan dünyayı gezerek İngiltere’deki evine ulaşmaktı. Kendine ortalama 8 yıllık bir süre koymuştu. ‘Goliath Expedition’ adını verdiği bu yürüyüş, tarihte eşi benzeri görülmemiş bir macera olacaktı. Karl, Güney Amerika’nın vahşi doğasından, Orta Amerika’nın tehlikeli bölgelerine, Kuzey Amerika derken 27 bin kilometreden fazla yol kat etti. 2006 yılında Bering Boğazı’nı geçmesi çok konuşuldu. Normal şartlarda imkansız gibi görünen bu geçişi, buz üzerinde yürüyerek tamamladı. Rusya’ya giriş yapınca gözaltına alındı ve sınır dışı edildi. Rusya gezgine çok fazla zorluk yaşattı hatta 5 yıl ülkeye girişini bile yasakladı. Karl  pes etmeden yıllarca uğraştı.

Sonunda 2017 yılında Rusya-Moğolistan sınırını geçti. Sonrasında bütün dünyayı sarsan Covid-19 salgını başladı. Bu salgında ara vermek zorunda kaldı. 2024’te Hazar Denizi’ni 31 günde yüzerek geçmeyi başardı.

Geçtiğimiz günlerde Sarp Sınır Kapısı’ndan Türkiye’ye giriş yapan gezgin, Artvin’den Rize’ye ve oradan Trabzon’un Of ilçesine kadar yürüyerek ilerledi. Karl 3 ay içerisinde Türkiye gezisini tamamlamayı planlıyor. Karadeniz illerini gezerek İstanbul'a ulaştıktan sonra Edirne üzerinden Yunanistan'a, oradan Avrupa'ya ve evine ulaşmak istiyor.

Karl sırt çantalı seyyahlardan değil, eşyalarını taşımak için iki tekerlekli bir el arabası kullanıyor. İhtiyacı olan bütün eşyalar arabanın içinde arabayı iterek adım adım ilerliyor. 26 yıllık bu maceranın 17 yılını yürüyerek geçirdi. Böyle bir yolculuk yalnızca fiziksel dayanıklılığı değil, psikolojik gücü de gerektiriyor. Yıllarca süren yalnızlık, zorlu hava şartları ve maddi imkansızlıklarla mücadele ederken, Karl her seferinde bir adım daha atmayı başardı. Hayat da böyle değil mi? Adım adım ilerlemiyor muyuz? Onun hikayesi aynı zamanda pes etmemenin, ne olursa olsun devam etmenin de hikayesi, o yüzden ilerlemekte zorlanırsanız bu çılgın seyyahın hikayesi aklınıza gelsin.